erkeklerde hpv vücuttan atılır mı
HPV tamamen yok olur mu? Bu yaklaşımla hastalarımızın en az %80’inde 2 yıl içerisinde HPV virüsünün vücuttan tamamen temizlendiğini gözlemliyoruz. Özetleyecek olursak, HPV virüsü vücuda yerleşmeyen ve gerekli tedbirler alındıktan sonra vücuttan tamamen atılabilen bir virüstür. HPV sürtünmeyle geçer mi?
A. Erkekler için çinko: Çinko insan vücudu için önemli bir eser elementtir. Vücudun büyümesi ve gelişmesi, yaraların iyileşmesi, hormonların sentezi, enflamatuvar reaksiyonların azaltılması vb. Süreçlerden sorumlu geniş bir yelpazede Yaklaşık 300 biyokimyasal reaksiyonu aktive eder. Çinko erkekler için elzem bir elementtir.
HPVvirüs tedavisi} HPV bir virüstür} ve doğada 200’ün üzerinde çeşidi} vardır. Bu virüsler kadınlarda ve erkeklerde} siğil oluşmasına neden olabildiği} gibi, oluşan siğiller daha çok} genital bölgede görülür. Genel} anlamıyla çok tehlikeli olmayan} bu virüslerin bazı tipleri} kadınlarda} rahim ağzı kanserine
HPV erkeklerde kanser yapar mı? HPV penis, makat (anüs), ağız, boğaz, ses telleri ve akciğerleri enfekte edebilir; lezyonlar siğil şeklinde ortaya çıkabilir. Yüksek riskli HPV türleri kansere neden olabilir. Virüs ile enfekte olan kişilerin %40’ı cinsel yaşamlarının ilk 2 yılı içinde enfekte olmaktadır.
HPVtipleri kanser oluşturma potansiyelleri açısında yüksek riskli HPV tipleri ve Düşük Riskili HPV tipleri olarak sınıflandırılırlar. Bir de ara tip HPV ler (olası yüksek riskli HPV tipleri) vardır. Yüksek Riskli HPV Tipler i; HPV Tip -35-39-45-51-56-58-59-68-73-82 bu gruptadır.
nada nada mi la memiliki jarak interval nada. • 09 Nisan 2021 - 1336 • Son Güncelleme 09 Nisan 2021 - 1336Jinekoloji ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Eralp Başer “Human papillomavirus HPV enfeksiyonu ne kadar uzun süre rahim ağzında kalıcı olursa, kanser öncüsü lezyon oluşması riski o kadar artmaktadır. Hastaların en sık sorduğu sorulardan birisi, bu enfeksiyonun vücutta kalıcı olup olmayacağıdır. Bu sorunun cevabını verebilmek için öncelikle HPV virüsünün nasıl enfeksiyon yaptığını bilmek gerekli” diyerek konu hakkında bilgi verdi.• 09 Nisan 2021 - 1336 • Son Güncelleme 09 Nisan 2021 - 13361HPV virüsü, rahim ağzına en sık olarak cinsel yolla bulaşmaktadır. Ancak cinsel yol dışında, el teması veya ıslak yüzeylere temas ile bulaşabileceği bilinmektedir. Virüs partiküllerinin cinsel ilişki veya diğer temas yollarıyla rahim ağzına ulaşması, enfeksiyon oluşması için yeterli ağzını kaplayan çok katlı epitel tabakasındaki hasarlı alanlardan en dip kısmına doğru yeterli sayıda virüs ulaşırsa, bu tabakadaki hücrelere girebilmektedir. Burada ilk olarak hücrenin sitoplazma denilen hücre boşluğunda bekleyen virüsler, uzun bir süre bu şekilde bekleyebilirler. Enfekte hücrelerin hücre çekirdeğine genetik materyalini entegre etmesi sonrasında, epitel hücreleri virüsün genetiğini kontrolsüz şekilde çoğaltmaya hücre bu aşamada vücudun bağışıklık sistemi hücreleri tarafından tanınarak yok edilir. Buna hücresel bağışıklık sistemi aktivitesi denilmektedir. Eğer bağışıklık sistemi hücreleri bu aşamada durduramazsa, zamanla enfekte hücreler rahim ağzı yüzeyine doğru ilerleyerek virüs genetiği ile dolu hücrelerin rahim ağzı salgılarına geçişine neden olabilir. Bu şekilde kadınlar da erkeklere HPV virüsünü bulaştırabilmektedir. 4Bu virüs ile karşılaşan kişilerin önemli bir kısmı, kısa sürede bu virüsü hücresel bağışıklık sistemleri sayesinde vücuttan atmaktadırlar. Bu süre genellikle en fazla 2 yıl HPV virüsü 2 yıldan daha uzun süre kalıcı oluyorsa, rahim ağzında kanser öncüsü durum geliştirme riski de bu süreyle doğru orantılı olarak artabilir. HPV enfeksiyonu ile ilgili bilinmesi gereken en önemli konulardan birisi, bu enfeksiyonun sadece epitel tabakasında sınırlı olduğudur. Yani HPV virüsü kana virüsü gibi sinir lifleri boyunca ilerleyerek omurilikte kalıcı olmaz. HPV’nin uzun süre kalıcı olmasının önüne geçmek için en önemli önlemlerin başında hücresel bağışıklık sistemini güçlendirmek yer almalıdır. Bunun için genel olarak sağlıklı yaşam kurallarına dikkat edilmesi en önemli bir beslenme planı izlenmesi. sigaradan uzak durulması, vitamin D ve çinko desteklerinden faydalanılması sıklıkla önerilen yaklaşımlardır. Bu yaklaşımla hastalarımızın en az %80’inde 2 yıl içerisinde HPV virüsünün vücuttan tamamen temizlendiği olursak, HPV virüsü vücuda yerleşmeyen ve gerekli tedbirler alındıktan sonra vücuttan tamamen atılabilen bir virüstür. Size bu virüsten korunmak için gerekli önlemleri almanın ve kontrolleri aksatmamanın yanında en küçük bir şüphede hızlıca uzman bir doktora danışmak düşüyor.
HPV virüsü, rahim ağzına en sık olarak cinsel yolla bulaşmaktadır. Ancak cinsel yol dışında, el teması veya ıslak yüzeylere temas ile bulaşabileceği bilinmektedir. Virüs partiküllerinin cinsel ilişki veya diğer temas yollarıyla rahim ağzına ulaşması, enfeksiyon oluşması için yeterli değildir. Rahim ağzını kaplayan çok katlı epitel tabakasındaki hasarlı alanlardan en dip kısmına doğru yeterli sayıda virüs ulaşırsa, bu tabakadaki hücrelere girebilmektedir. Burada ilk olarak hücrenin sitoplazma denilen hücre boşluğunda bekleyen virüsler, uzun bir süre bu şekilde hücrelerin hücre çekirdeğine genetik materyalini entegre etmesi sonrasında, epitel hücreleri virüsün genetiğini kontrolsüz şekilde çoğaltmaya başlayabilirler. Çoğu hücre bu aşamada vücudun bağışıklık sistemi hücreleri tarafından tanınarak yok edilir. Buna hücresel bağışıklık sistemi aktivitesi bağışıklık sistemi hücreleri bu aşamada durduramazsa, zamanla enfekte hücreler rahim ağzı yüzeyine doğru ilerleyerek virüs genetiği ile dolu hücrelerin rahim ağzı salgılarına geçişine neden olabilir. Bu şekilde kadınlar da erkeklere HPV virüsünü virüsü ile karşılaşan kişilerin önemli bir kısmı, kısa sürede bu virüsü hücresel bağışıklık sistemleri sayesinde vücuttan atmaktadırlar. Bu süre genellikle en fazla 2 yıl civarıdır. Eğer HPV virüsü 2 yıldan daha uzun süre kalıcı oluyorsa, rahim ağzında kanser öncüsü durum geliştirme riski de bu süreyle doğru orantılı olarak enfeksiyonu ile ilgili bilinmesi gereken en önemli konulardan birisi, bu enfeksiyonun sadece epitel tabakasında sınırlı olduğudur. Yani HPV virüsü kana karışmaz. Herpes virüsü gibi sinir lifleri boyunca ilerleyerek omurilikte kalıcı olmaz. HPV’nin uzun süre kalıcı olmasının önüne geçmek için en önemli önlemlerin başında hücresel bağışıklık sistemini güçlendirmek yer almalıdır. Bunun için genel olarak sağlıklı yaşam kurallarına dikkat edilmesi en önemli bir beslenme planı izlenmesi. sigaradan uzak durulması, vitamin D ve çinko desteklerinden faydalanılması sıklıkla önerdiğimiz yaklaşımlardır. Bu yaklaşımla hastalarımızın en az %80’inde 2 yıl içerisinde HPV virüsünün vücuttan tamamen temizlendiğini olursak, HPV virüsü vücuda yerleşmeyen ve vücuttan tamamen atılabilen bir virüstür. Size sadece gerekli önlemleri almak ve kontrollerinizi aksatmamak düşüyor. Sağlıklı günler diliyorum. 😊
HPV Nedir, Neden Olur? HPV Human Papilloma Virüs erkeklerde ve kadınlarda genital bölgede ve bölgenin mukozasında enfeksiyon oluşturan ve condyloma accuminata kondilom şeklinde adlandırılan siğil benzeri kitlelerin oluşmasına neden olan bir çeşit virüstür. HPV virüsü hemen her virüs türü gibi vücuda bir kez girdiği zaman hücre içerisine yerleşerek dönemsel olarak tekrar kişilerde siğil oluşumuna neden olabilmektedir. HPV virüs kadınlarda ilerki dönemlerde rahim ağzı kanserini de oluşturabilmektedir. Cinsel yol ile bulaşan bir hastalıktır. Oral ya da anal seks sonrası siğil oluşumu gözlemlenebilir. Virüsün bulaşması için enfekte bölgelerin teması da bulaşma için yeterli olabilmektedir. Virüs bulaştıktan sonra 2 ile 6 aylık süreçte oluşmaya başlar. Pembe - beyaz bir renge sahiptir. Kişilerde ağrı meydana getirmez, fakat kaşıntı ve yanma hissi oluşturabilir. HPV Belirtileri Nelerdir? Kişi HPV virüse yakalanmış olsa bile hemen semptom göstermeyebilir. Bu durum kişinin yaşına, bağışıklığına, hastalığın varlığına, HPV çeşidine, eşlik eden enfeksiyona göre değişkenlik göstermektedir. Herhangi bir belirti olmasa dahi bulaşıcılık devam etmektedir. En belirgin semptom ise penis, anüs, vajina ve rahim ağzında oluşan siğillerdir. HPV Tedavisi Nasıl Yapılır? HPV'nin bilinen net bir tedavisi bulunmamaktadır. Fakat ortaya çıkan patolojiler tedavi edilebilmektedir. Vücuda giren virüs ömür boyu hücrelerde kalır ve zaman zaman etkisini gösterir dense bile, günümüzde yapılan DNA incelemeleri sonucunda virüsün genetik materyalinin 6 ile 24 ay aralığında vücuttan tamamen atılabildiği gözlemlenmiştir. HPV kimde kalır, kimde atılır kesin olarak bilinmemektedir. HPV virüsün dışarı atılmasındaki en önemli etken hastanın bağışıklık sistemidir. Genital siğiller bazı yöntemler ile tedavi edilebilmektedir. Fakat tedavi edilse bile bazı zamanlar tekrar çıkabilir. Bu durumda tekrar tedavi gerekmektedir.
HPV enfeksiyonları neden önemlidir?Yaklaşık 200 ün üzerinde alt tipi bulunan bu virüs enfeksiyonunun 40 kadar tipi genital bölgede enfeksiyona yol açmaktadır. Bazı tipleri tip 6 ve 11 gibi genital siğile neden olmakta, fakat diğer birçok tipi herhangibir belirti vermemektedir. Bu nedenle, çoğunlukla enfeksiyonu geçiren kişiler farkında olmamaktadır. HPV virüslerinin bazı tipleri başta kadınlarda rahim ağzı kanseri olmak üzere, hem erkek hem kadında çeşitli organ kanserlerine neden olabilmektedir. Bu nedenle toplum sağlığı açısından önemi giderek artmaktadır. HPV virüsleri kanserojen etkileri bakımından üç ana kategoriye ayrılabilir. Kanser açısından düşük riskli HPV tipleri 6, 11, 40, 42, 43, 44, 54, 55 ve 62 vb.Yüksek riskli olma ihtimali olan HPV tipleri 26,53 ve 66 vb.Yüksek riskli HPV tipleri 16 başta olmak üzere 18, 31, 33, 35, 39, 45, 51, 56, 58, 59, 68, 73 ve 82HPV virüsleri hangi yollarla bulaşır?En önemli bulaşma şekli cinsel temastır. Enfekte yüzeylerden ciltteki lezyonlar aracılığıyla, veya vajinal doğum sırasında, doğum kanalından bebeğe bulaşma mümkündür. Ayrıca indirekt dediğimiz bulaşma ile havlu ve deriden deriye temasla da bulaşabileceği virüsü alan kişiler ömür boyu virüsü taşıyıp, bulaştırır mı?Hayır, bu virüsü alan kişilerin bağışıklık sistemlerinde sorun yoksa, sağlıklı kişilerse, %80-85 oranında 2-3 yıl içerisinde virüsü vücutlarından atmaktadır. Virüsler insan hücrelerinin içerisinde canlılıklarını sürdürebilen oluşumlardır. Bağışıklık sistemi güçlü kişiler, çoğunlukla bu virüsleri vücuttan atabilmektedir. Vücudun savunma sistemleri, aşırı alkol, sigara, uyuşturucu kullanımı, çeşitli organ yetmezlikleri, kronik hastalıklar, aşırı stres ve kötü beslenme gibi nedenlerle bozulabilmektedır. Bu nedenl , HPV enfeksiyonu geçiren kişiler yukarıdaki durumlarda özellikle dikkatli virüsleri kaç çeşit hastalık yapmaktadır?Genital siğil denilen lezyonlar artık birçok kişi tarafından bilinmektedir. Erkek ve kadında perine bölgesinde, yüzeyden kabarık, üzeri pürtüklü lezyonlar çok tipiktir. Siğile neden olan virüsler genellikle kanser riski düşük olan tiplerdir. Fakat tedavinin uzun sürmesi, bulaştırıcılık nedeniyle kişilerin cinsel hayatlarını olumsuz etkilemesi, yaşam kalitesini bozmaktadırlar. Çiftlerin hem cinsel hayatları hem de ilişkileri olumsuz etkilenmekte, hayatları kabusa dönmektedir. Bazen çiftlerin ayrılmasına neden olabilecek sonuçlar doğurabilmektedir. Genital siğil geçiren kişilerde bu lezyonlar uygun yöntemlerle yok edilip koter, dondurma, krem vb. yakın takibe alınmalıdır. Hastalara, ilk tedavi sonrası nükslerin olabileceği bilgisi verilmeli , perine bölgesini kıl temizliğini dikkatlice yapmaları söylenmeli, kişilerin kendilerini yakından izlemesi sağlamalıdır. Ayrıca bu dönemde hastalar, hekim tarafından da yakından takip edilmelidir. Geenital siğillerin tedavi edilmesi, vücuttan HPV virüslerinin tamamen atıldığı anlamına gelmemektedir. Hastalara bu durum açıkça belirtilmelidir. Takip süresince kişinin bağışıklık sistemini olumsuz etkileyecek nedenlerden olabildiğince kaçınması önerilmelidir. Genital siğil geçiren kişilerde, HPV virüs tiplemesi yapılması sonraki takip açısından faydalı olacaktır. 2-3 yıl sonra yapılacak kontrol test ile, virüsün vücuttan atılıp atılmadığı kontrol virüslerinin bazı tipleri de başta kadında rahim ağzı kanseri olmak üzere hem kadın hem de erkeklerde birçok kansere farinks, vulva, vajina, penis ve anal kanserler vb. neden virüslerinin bazı yapıları, insan hücrelerinin kanser önleyen genlerinin fonksiyonunu bozmakta ve böylece normal hücrelerde kanserojen değişim ağzı kanserinin önlenmesi ve erken tanısı için neler yapılmalıdır?Toplum sağlığı açısından kanser riski yüksek olan HPV virüs enfeksiyonları çok önemlidir. Smear testlerinin % 30 kadar yanlış negatif sonuç vermesi nedeniyle, kadınlarda rahim ağzı kanser tarama programı değiştirilmiş, eskiden sadece smear testleriyle yapılan taramalar, günümüzde HPV virüs taramaları ve smear birlikte olacak şekilde değiştirilmiştir. Cinsel aktif kadınlarda, 25 yaşında başlamak üzere her 5 yılda bir HPV taraması ve smear önerilmekte, sonuçlara göre takip planı yapılmaktadır. Kadında HPV taraması vajina ve rahim ağzından alınan sürüntü materyeli ile yapılabilmektedir. HPV taramasında yüksek riskli tip 16, 18 gibi tipler saptanırsa ve smear testinde hafif veya ağır düzeyde hücresel değişiklikler bulunursa, rahim ağzı kolposkopi denilen özel bir mikroskopla muayene edilmeli, şüpheli bulguların olduğu bölgelerden biyopsi yapılmalıdır. Kesin teşhis bu biyopsilerin patolojik sonuçları neticesinde konulur. Biyopsi sonucu hafif hücresel değişiklik gelirse ki bu lezyonlar % 70-75 oranında kendiliğinden düzelebilmektedir 4-6 aylık aralarla smear takibi yapılmalıdır. 2 yıl kadar sürede lezyonlar kendiliğinden düzelmiyorsa, bu bölge yüzeyel olarak temizlenebilir. Biyopsi sonucu ağır hücresel değişiklik olarak gelirse, derhal cerrahi olarak bu bölge temizlenmelidir. Çünkü bu lezyonların kansere dönüşme potansiyeli bulunmaktadır. Cerrahi olarak tedavi edilen hastalarda bile yakın smear takibi devam HPV taraması mümkün mü?Erkeklerde kadınlarda uygulandığı gibi HPV’nin varlıgını gösterebilecek bir tarama testi henüz kanseri için tarama rutin olarak önerilmiyor. Sadece riskli kişilerde eşcinsel erkeklerde düzenli muayene ve pap testi kanseri için tarama testi bulunmuyor. HPV’den şüphelenen erkekler penis, testis torbaları veya anüs çevresinde herhangi bir anormallik olup olmadıgını kendi kendine kontrol etmeli. Penis ve çevresinde siğil, kabarıklık, yara, ülser gibi anormal yapılar gözlendiğinde, mutlaka hekime enfeksiyonlarını önlemek mümkün mü?Günümüzde henüz bu mümkün değildir. Erken yaşta cinsel hayatı başlayan, çok partneri olan kişiler özellikle risk grubundadır. Prezervatif birçok cinsel yolla bulaşan hastalığın geçişini önlerken, HPV nin geçişini tam olarak ağzı kanserlerinin % 70-80 kadarı HPV 16 ve 18 tarafından, genital siğillerin de çoğunluğu HPV 6 ve 11 tarafından oluşturulmaktadır. Bu nedenle günümüzde yaygın HPV tiplerine karşı aşılar geliştirilmektedir. Ülkemizde etkinliği bilinen iki ayrı firmaya ait HPV aşısı vardır. Bunlardan birisi, ikili aşı Cervarix ve diğeri dörtlü aşı Gardasil’dir. İkili aşı HPV 16 ve 18 tiplerine karşı e karşı koruma sağlamakta, dörtlü aşı ise 6,11,16 ve 18 tiplerine karşı koruma sağlamaktadır. Dörtlü aşı genital siğillere karşı da yıllarda, dünyada 9 HPV tipine karşı 6, 11, 16, 18, 31, 33, 45, 52, and 58 etkili aşı kullanılmaya başlanmıştır. Bu aşı genital siğilleri ve kanserojen riskli HPV tiplerinin % 85 kadarını önlemektedir. Maalesef ülkemizde henüz ruhsat alamadığı için cinsel hayat başlamadan, tercihen 11-12 yaşlarından itibaren hem kız , hem de erkek çocuklara yapılabilir. 26 yaşına kadar kız çocuklarına HPV testi yapmaya gerek olmadan için her iki aşıda HPV 16 ve 18’e karşı antijen vardır. Bu iki tip rahim ağzı kanserlerinin %70-80’inden sorumludur. Aşılar içerisinde bulundurdukları bu iki HPV tipine karşı %100 korurlar. Dörtlü aşıda ayrıca siğillerin %90’ından sorumlu olan HPV 6 ve 11’e karşı %100 koruma da söz konusudur. Aşı yapılsa da diğer HPV tipleriyle kanser gelişebileceğinden, smear taramasına devam iki aşı da üç doz halinde kas içerisine kol veya kalçadan yapılmalıdır. Dörtlü aşı aşının ilk dozu yapıldıktan sonraki 2. ve 6. aylarda tekrarlanmalıdır. İkili aşı ise ilk dozdan sonraki 1. ve 6. aylarda yıllarda, Uluslararası Sağlık Otoriteleri tarafından, erken yaşlarda yapılan 15 yaş altı aşıların, 0. ve 6. Aylarda olmak üzere iki doz halinde yapılabileceği HPV aşıları uygulanmamalıdır. Emzirme döneminde güvenle bilgilerin ışığında rapel tekrar doz gerekli değildir. Bu aşılar canlı veya ölü virus bulundurmadığından yan etki olarak HPV enfeksiyonu, HPV ilişkili kanser veya ölüme neden olamazlar. Sadece aşı yerine bağlı kızarıklık, ağrı ve şişlik gibi tüm aşılarda var olan basit yan etkileri görülebilir.
erkeklerde hpv vücuttan atılır mı